16 Eyl 2015

essence I Love Nude Goz Farı ve I Love Trends Oje

Bu yazımda uygun fiyatlarıyla sevdiğim bir marka olan essence'in Nude serisinden iki ürünü anlatacağım.Nude serisi essence'in ülkemize son gelen far serisi ve hem renk tonları hemde yapı olarak ihtiyacı karşılayacak ürünler olduklarını düşünüyorum.  Bendeki Vanilla Sugar serinin en açık tonu ve tıpkı adı gibi vanilya rengine sahip.
Ben bu farı göz kapağımın rengini eşitlemek için ya da kaş altımı aydınlatmak için kullanıyorum.Benim için tek başına kullanamayacağım kadar açık bir ton olduğundan üzerine mutlaka başka renk geçiyorum.
Tek başına uygulandığında açık renginden dolayı kendini çok belli etmesede baz üzerine uygulandığında açıkça görülecek kadar belirginleşiyor.
Çok tozutmayan ve her makyajda yardımcı ürün olarak kullanılabilecek bu farı deneyerek serinin koyu renklerine de bakmaya karar verdim.
Far fiyatları 9.25 olan Nude serisinde mutlaka seveceğiniz bir renk bulabilirsiniz.
I Love Trends serisinin 02 numaralı '' i nude it ''adlı ojesine gelince yoğun yapılı ve iki katta tam örtücülüğe sahip oluyor.İkinci katta biraz kalınlaşan ojenin kuruması biraz zaman alıyor ancak kuruduktan sonra baloncuklaşmıyor,iz yapmıyor.Seride nude severleri mutlu edecek çok hoş renkler mevcut.Ben ilk olarak aldığım 07 numaralı '' hope for love '' adlı pembeden sonra bej renkli bu ojeyi de çok sevdim.
I Love Trends ojeler ilginizi çekiyorsa şu an Gratis'lerde bazı renklerinde %50 indirim mevcut.Ben bu rengi o indirimli renklerin arasından seçmiştim.

Son olarak serinin diğer ürünlerinin ve renklerinin olduğu bir görselle yazıma son veriyorum.

Siz bu Nude trendinden nasıl etkilendiniz,seriden alıp beğendiğiniz ürünler var mı?

*I Love Nude göz farı #4mevsimkadini etkinlik sponsorudur.

15 Eyl 2015

Bitenler ve Cope Gidenler / 10


Bir yılı aşkın süredir bitenler yazısı yazmayıp bitenleri kilerdeki kocaman bir torbaya atmaya devam ediyordum.Artık torba ürün almayacak hale gelince o poşeti her gördüğümde rahatsız olmaya başladım.Geçtiğimiz hafta da ne zamandır aklımda olan işi yaparak ürünleri gruplandırarak fotoğraflarını çektim.Ardından boş ambalajları çöpe göndermenin mutluluğunu yaşadım.
Şimdi bu grupta neler bitmiş,neleri sevmiş neleri sevmemişim bir göz atalım...

Carrot Care Şampuan ve Saç Kremi firma gönderisiydi.Yazısı bu hafta blogtaydı.Muhteşem diyemeyeceğim ancak yinede severek kullandığım bir ikiliydi.En olumsuz tarafı ise bence 70 küsür liralık fiyatı...Buradan ayrıntılı yazısını okuyabilirsiniz.

Otacı Isırgan Özlü Şampuan'ı bir dönem indirimde denk geldiçe stoklamış ve severek kullanmıştım.Saçlarımdaki yağlanmayı dengelemese de hoş kokusu ve bir şampuandan beklediğim diğer özellikleri göstermesi nedeniyle gelecekte tekrar alabileceğim bir ürün oldu.

Otacı Limon ve Zeytinyağı içeren Parlaklık Verici Şampuan ise bir etkinlikte hediye gelmişti. Yağlı saçlarıma hiç iyi gelmediği ve kirlenme sürecini hızlandırdığı için vedalaşmak zorunda kaldık.Siz kuru saçlara sahipseniz belki sevebilirsiniz.

Bioderma Node G Şampuan kafa derisinde medikal sorunlar olduğunda tavsiye edilen bir şampuanmış.Yapı olarak fena bulmasamda su gibi olan formülüne alışamadım.Bu formül biraz ürün ziyanlığına yol açıp şampuanın çabuk bitmesine yol açıyor.Elimdeki ikinci şişeyi bitirdiğimde bu şampuan için bir değerlendirme yazısı yazabilirim.
Palmer's Sıvı Sabun kokusu ve ellere verdiği nem ve içeriği ile sevdiğim bir ürün olmuştu.Sevmediğim tek yönü ellerden kolay arınmaması oldu.Detaylı yazısını buradan okuyabilirsiniz.

The Body Shop Japanese Cherry Blassom Vücut Losyonu ve Butter'lar : İndirimden faydalanarak stokladığım vücut losyonunun kullanamadan kokusu değişti.Bu yüzden çöpe gidiyor.Butter'ları ise severek kullandım ancak dibini görmeden kokularının değiştiğini gördüm.Bu ürünler elimde fazla ürün bulundurmanın kurbanı oldular diyebiliriz.

The Balm Balm Shelter; Kapatıcılığı olmasada severek kullandım ancak çoğu zaman daha kapatıcı ürünler tercih ettiğimden bitmesi epeyce zaman aldı.

Bioderma All Sebium All Correcteur kapak kısmında cilt lekelerini nötrleyen yeşil renkli kapatıcısı ile umutla kullandığım bir üründü ancak yüzümdeki duruşu beni hiç mutlu etmedi.Bu ürünü kullandığım günler normalde parlama sorunu yaşamadığım yanaklarımda bile yağlı bir görünüm oluştu.Bu sebeple bitmeden çöpe gitti.
Note Rejuvenating Fondöten,Yasemin Kokulu Event hediyesiydi.Çok memnun kalınca biter bitmez yenisini aldım.Uygun fiyatı,kapatıcılığı ile bence şans verilmeyi hakediyor.

Oriflame Hyper Stretch XL Maskara ne yazık ki benim kirpiklerimi XL yapamadı.Üstelik hiç bir etki yaratmayan nadir maskaralardan biri oldu.Oriflame Wonder Lash ve The One maskaraları çok beğenirken bununla yollarımızı ayırdım.

Wonder Osmo Effect Saç Bakım Ürünü parfümlü kokusu nedeniyle kullanamadığım bir ürün oldu.Denemesi için isteyen bir arkadaşa gitti.

Note Gloss : Rengi ve çok yapışkan olmayan yapısıyla severek kullandım.Bu da kokusu çabuk değişen ürünlerden biri olduğundan bitmeden çöpe gitti.Detaylı yazısı burada.

Avon Perfect Kiss ruju severek kullanmama ve çok eski bir seri olmamasına rağmen kokusu değişmiş.Bundan daha eski Avon rujlarım gayet iyi durumdayken bu rujun durumuna anlam veremedim.

Skincode Hücresel Cilt Yenileyici Kapsüller 14 günlük bir deneme kürüydü ve çok severek kullandığım ürünler oldular.Yüksek fiyatından dolayı şu almayı planlamasam da önümüzdeki zamanda mutlaka tekrar kullanmak istiyorum.
Detaylı yazısına buradan ulaşabilirsiniz.

Essence French Manicure Kalemi; Uzunca bir zamn önce bir heves aldığım french kalemini sert fırçası yüzünden sadece birkaç kez kullanabildim.Dügün bir French çizgisi çekmeyi başarsamda ikinci katı yaparken ya da bozulan bir yeri düzeltmeye çalışırken sert uç yüzünden önceki çizgilerim sürekli bozuldu.Bu yüzden bu ürün de çöpe gidenler arasında yer aldı.

Avon Super Extend Keçe Uçlu Eyeliner : Ortalama bir ürün diyebilirim.Önceleri severek kullandım ancak sonra keçe ucun en sivri kısmı kuruyarak beni epeyce uğraştırdı.Neyse ki bitti ve burada yerini aldı.Tekrar alınmayacak...


Bitenler yazımın ilk bölümüne burada son verirken sizin bu ürünlerden denemiş olduklarınız varsa yorumlarınızı duymak isterim.

14 Eyl 2015

MAC PRESSED PIGMENT /MODERN MAGESTY-NOBLE DESCENT

Birkaç ay önce yazı sonunda linkini vereceğim Elca alışverişinde Mac'in Heirloom koleksiyonundan  Modern Magesty ve Noble Descent adlı iki sıkıştırılmış pigmentini almıştım.Bir kaç gün önce uğradığımda Modern Magesty dışında bazı renklerinin hala satılmakta olduğunu görünce taslaklarımda beklettiğim yazıyı yayınlamak istedim.
Mac ürünlerini az çok takip edenler 2014 sonunda çıkan ışıl ışıl ambalajlı Heirloom'u hemen hatırlayacaklar.O dönem 70 küsür fiyattan satılan ve hala sitesinde dört rengi aynı fiyatta olan farları Elca'da 20 TL'ye görünce almamazlık edemedim.
Noble Descent içinde hafif lilalık bulunan ışıltılı bir pembeyken Modern Magesty Wet'n Wild Comfort Zone paletin herkesçe sevilen bronze/yeşil yansımalı farını hatırlatıyor.Yan yana geldiklerinde Wet'n Wild'ın yeşili baskınken Modern Magesty'nin bronz tonu baskın.
 Sıkıştırılmış pigmentlerin yapıları alıştığım farlardan farklı.Yumuşak olmamalarına rağmen değişen yoğunlukta renk veriyorlar.İlk dokunuşla hafif olan rengi diğer katlarla koyulaştırmak mümkün.Islak-kuru iki şekilde de kullanılabilen farlar ıslak fırçayla uygulandıklarında daha yoğun ve metalik sonuç veriyorlar.Farınızı ıslak kullanmak için Mac Fix+ ya da termal su kullanabilirsiniz.Ben genellikle Avene Termal Su ile hafifçe nemlendirip farımı taşlaştırmaması için fazlasını havlu kağıtla aldıktan sonra uygulama yapıyorum.
 Swatch'tan anlayacağınız üzere Modern Magesty daha pigmentli ve tek başına kullanılabilecek bir far.Noble Descent ise yanına mutlaka bir arkadaş istiyor.
Ben tüm farlarımı baz ile kullandığımdan dolayı kalıcıklıklarını bilemiyorum ancak uygularken göz altına bir miktar ışıltı döküldüğünü söyleyebilirim.
Aşağıdaki görsellerde far renklerini göstermek için aceleyle uygulama yaptım.Üst resimdeki Noble Descent rengini siyah bir farla destekleyip diğer rengi tek başına kullandım.
Kuru kullandığım her iki fardan benim favorim Modern Magesty adlı bronze far oldu.
Orjin Elca'ya yolunuz düşerse bu pigmentlerin gri tonlarına göz atabilirsiniz.Ben gittiğimde göremesemde Modern Magesty'e denk gelirseniz hiç düşünmeden alın derim.

Elca alışverişim ile ilgili detayları buradan okuyabilirsiniz.

Siz daha önce sıkıştırılmış pigmentleri denediniz mi,bu iki fardan sizin favoriniz hangisi oldu?

13 Eyl 2015

Akrilik Organizer ile Kozmetikleri Düzenleme

Yıllar önce sıkı bir itsbeauty okuyucusuyken kozmetik organizerlere merak salmıştım.Hatta o dönemde Markafoni'de aynı sitenin adıyla yapılan satıştan 18'li bir rujluk ile fırçalık almıştım.Çok kaliteli bulduğım o rujluk hala çekmecemde sevdiklerim arasındadır.
Ülkemizde ne yazık ki yurtdışındaki kadar çeşitli organizer yok.Mudo,İkea,Zara Home gibi mağazalarda olanlar ise fiyatlarıyla el yakıyor.
Bir de Tedi'de uygun fiyata satılanlar var ancak o ürünü de geçen yıl almama rağmen kalitesi beni çok mutlu etmedi.
 Günün yazısında geçen hafta Koçtaş'ta dolaşırken denk gelip çok beğenerek aldığım iki organizer var.Kaliteleri ilk aldıklarımdan farklı olmayan bu ürünler farklı çeşitlerde satılmaktaymış ancak benim alışveriş yaptığım mağazada sadece iki çekmeceli düzenleyici ile ruj ve dudak kalemi organizeri vardı.
Ruj organizeri 6 adet ruj ve 6 adet göz-dudak kalemi alacak şekilde düzenlenmiş.En sevdiğiniz rujları,en sık kullandığınız dudak ve göz kalemlerini diğerlerinden ayırmak için ideal.
İçine oje yerleştirebilir miyim diye baktığımda sadece Mac ojelerin sığdığını gördüğüm.Diğer marka ojeler kesinlikle olmuyor...
İki çekmeceli organizerin bir çekmecesine rujlarımı diğer çekmecesine ise deneme boyu Benefit ürünlerini yerleştirdim.Bir süre bu şekilde kullanıp daha sonra içeriği değiştiririm diye düşünüyorum.
 Bu organizerler şu anda İstanbul,Ankara ve Muğla Koçtaş'larda satılmaktalarmış.Umarım kısa zamanda diğer şubelere de gelirler.
Merak edenler için fiyat bilgisi eklemem gerekirse iki çekmeceli organizer 19,90 rujluk ise 7.90 fiyata sahipti.
Son olarak alacak olursanız iki çekmeceli organizerinizin çekmecelerini mağazadan ayrılmadan kontrol etmenizi öneririm.Açılıp kapanırken sizi zorlamıyorsa rahatça alabilirsiniz.

Ben önümüzdeki dönemde dört çekmeceli bir organizer daha almayı planlıyorum.Onu da satın aldığımda önceden aldıklarımı da ekleyerek bu yazının ikinci bölümünü de hazırlayabilirim.Hatta belki birlikte bir oda turu yapabiliriz.

Yazımı burada bitirip bir sonraki yazıda görüşmek üzere derken sizin bu organizerler ile ilgili düşüncelerinizi de merak ediyorum.

Sevgiler hepinize...

12 Eyl 2015

Günlük Yaşam / Pamukkale Gezimiz

Yıllar önce sıcak bir yaz günü Pamukkale travertenlerini tırmanmaya çalışırken ortama uygun olmayan giysilerimiz ve güneşten kamaşan gözlerimizle bu geziden pek keyif alamamıştık.
Bu yıl yanımızda iki çocuğumuzun olmasının etkisiyle uzun yolun bizim için yorucu olacağını düşünerek Denizli'de bir gün mola vererek ertesi gün Muğla'ya geçmeyi planladık.
Yaklaşık 7 saat süren yolculuğumuzun ardından Denizli'ye ulaştığımızda hepimizin üzerinde yol yorgunluğu vardı.
Geceyi geçireceğimiz odaya yerleşip yemeğimizi yedikten sonra bir yandan akşam saatlerinin yaklaşması diğer yandan yorgunluk derken Pamukkale'ye tekrar gitme fikrini konusunda kararsız kaldık.Sonunda biz görmüştük ama çocuklar da görsün diyerek Pamukkale'nin yolunu tuttuk.
Yaklaşık 20 km'lik kısa bir yolculuğun ardından Pamukkale'ye ulaştık.
 Tam gün batımına denk geldiğimiz saatlerde eşsiz bir manzara ile karşılaştık.Güneş etkisini kaybettiği için travertenleri tırmanmak bir önceki gidişimize göre çok daha kolay oldu.
Travertenlere ayakkabı ile girmek ve bu bölgede sigara içmek yasak.Ayakkabılarınız elinizde dolaşmak istemiyorsanız yanınıza bir poşet ya da sırt çantası almanızı öneririm.
Özellikle güneşin tepede olduğu öğle saatlerinde gelecekseniz şapka,güneş kremi ve gözlüğünüzü de yanınızdan eksik etmemelisiniz.
Pamukkale'nin üç farklı girişi varmış.Nasılsa biz diğer girişlere her iki gidişimizde de denk gelmedik.Gezimize alt girişten başlayıp saniyeler içinde travertenlere ulaştık.Kuzey girişinde bir antik kent ve havuz olduğunu öğrendim ancak biz havuzlarda epeyce oyalandığımız için o kısmı göremedik.
Kızlar travertenlerde yürümekten suyla oynamaktan çok hoşlandılar.Zirveye tırmanırken akıllarından geçen tek şeyin sadece o sıcacık sularda yüzmek olduğundan kuşkum yoktu.Bunu önceden tahmin edemeyerek mayolarını yanıma almadığıma epeyce üzüldüm.

Herkesin inişe geçtiği bir zaman diliminde biz zirveye doğru ilerledik ve sakinliğin tadını çıkararak vakit geçirdik.Normal zamanda yürümekten hoşlanmayan çocuklar sularla oynamanın ve yürümenin zor olmadığı pütürlü zeminin de etkisiyle hiç şikayet etmeden saatler geçirdiler.

 Böyle güzel bir manzaraya sahip olduğu için bence Denizli çok şanslı.Unesco'nun dünya mirasları arasında olan Pamukkale ,antik kenti Hierapolis ve şifalı suları ile pek çok turist çekiyor.




Havanın kararmasıyla aşağı doğru inişe geçtik.İşte bu esnada dönüşe geçmenin etkisiyle annelerinden izin koparan minikler kendilerini havuzun sularına bıraktılar....
Biz bir önceki gelişimize göre bu gezimizden çok daha fazla keyif aldık.Güneşin etkisini kaybetmiş olmasıyla beyaz travertenlerden yansıyan ışıktan ve sıcaktan rahatsız olmadan zaman geçirdik.
Çok yorulmuş olacağımızı düşünürken aşağı inip aracımıza döndüğümüzde ayaklarımızdaki şişliklerin inmiş,uzun yola bağlı ağrıların geçmiş olduğunu farkettik.
Özellikle çocuklar o kadar memnun kaldılar ki tatilin sonraki birkaç gününde bile Pamukkale'ye gidelim sözcüğünü eksik etmediler.

Pamukkale tatile giderken ya da dönerken uğramaya çok müsait bir konumda.O yüzden henüz gezme fırsatı bulamadıysanız mutlaka yolunuzu düşürmenizi öneririm.

Carrot Care Şampuan ve Saç Kremi

Tatil öncesinde elime Carrot Care markasından içinde şampuan ve saç kremi bulunan bir paket ulaşmıştı.Bende bu ikiliyi yanıma alarak tatil boyunca ve eve geldikten sonra bir süre kullandım.Tam bitirdim derken gelen ikinci paketle bir süre daha birlikte oldu ve artık ürünler hakkındaki görüşlerimi paylaşmak istiyorum.
Carrot Care ithal görünümlü ambalajının aksine yerli bir marka.Bu sebeple gözümde ayrı bir yer kazandı.Türk firmaların son zamanlarda piyasadaki ürünlerden farklılık gösteren ürünler üretmesinden gerçekten çok mutluyum.

Carrot Care'de başta ambalaj tasarımı sonrasında içerdiği maddelerle benzerlerinden ayrılıyor.Kalın kartondan yapılmış silindirik dış ambalajı,ürün israfını engelleyen kapak başlığı ilk gözüme çarpan ve hoş bulduğum özellikler oldu.
Şimdi  Carrot Care'in ürünle ilgili verdiği bilgilerden yola çıkarak ürünlerden bahsetmek sonuna da kendi görüşlerimi eklemek istiyorum.

Şampuanların pek çoğu maliyeti düşürmek için tuz ile üretilirler.Carrot Care ürünleri saça zarar veren tuz içermez.

Carrot Care şampuanda bulunan  Biotin B7 vitaminidir. Biotin , vitaminler arasında saç üzerinde en etkili olandır.Saç sorunlarından en çok görülen saçta matlık , kırılma , güç kaybı gibi sorunlardır. Bu tip şikayetlerde biotin çok etkilidir. Kozmetolojide saç vitamini olarak bilinmektedir.Saçın koparak dökülmesini önler ve kırıkları azaltır.

Havuç yağının en büyük faydası E, C, A, beta-karoten vitaminleri ,  potasyum ve diğer antioksidanları içermesidir.A, E vitaminleri ve beta-karoten saçı besler. Nemlendirici etkisi ile saç tellerinin daha yumuşak olmasını sağlar.

Havuç ekstraktı ;saç için oldukça besleyici ve onarıcıdır.Havuç  protein (*keratin);  yağ;  fosfor, kalsiyum, demir, sodyum, potasyum, magnezyum, folik asit;  A, B1, B2, B3, B6, C, E vitaminlerini içerir.

 Şampuan ve Saç Kremi benim saçlarıma nasıl etki etti?

Yaklaşık 6 hafta boyunca kullandığım Şampuanın kokusunu güzel bulsam da saç kreminin kokusu şampuan kadar etkili değildi.
Çok yoğun olmayan şampuanı ambalajından kolayca alıp tatil zamanı gibi saçlarımın en sert olduğu bir dönemde kullanmaya başladım.Kaldı ki normal zamanda da sert yapıda olan saçlarım deniz suyunun etkisiyle ekstra nem ihtiyacındaydı.

Şampuanla yeterince köpük elde ettim ve yıkama sonrasında saçlarımı bir miktar yumuşattığını farkettim.Eğer ince telli ve zaten çok sert olmayan saçlara sahipseniz sizdeki etkisinin daha iyi olacağı görüşündeyim.

Hafif yapılı saç kremi ise saçlarımı ağırlaştırmadan yumuşatan,saçlarımdan hızlıca arıttığım bir ürün oldu.
Her zaman kullandığım açıcı spreyle birlikte kullanmaya devam ettiğim iki ürün kullandığım süre içinde saçlarımın nem seviyesini kesinlikle arttırdı.Saçlarımın yumuşaklığından ve parlaklığından memnun kaldım ancak ürünlerin asıl vaadi olan saç uzamasındaki etkisini saçlarım zaten hızlı uzadığından farkedemedim.Sürekli dip boyası yapan biri olarak saç uzaması zaten çok istediğim bir özellik olmadığından bu konuda pek üzüldüğüm de söylenemez.
Yukarıdaki içerik görselinden anlaşılacağı üzere Carrot Care saça faydalı içeriklerle zenginleştirilmiş ancak bunun yanında koruyucu türevlerini de içeren bir ürün.Hayvanlar üzerinde test yapmayan ve böylesi iddialı içerikle gelen bir ürün bir de koruyucusuz formüle sahip olsa bu konuda hassas olanların çok daha fazla seveceği bir ürün olurdu.

Fiyatına gelince set olarak 79 TL olan bedeli bende bıraktığı etkiye göre biraz yüksek buldum.
Tüm saç tiplerine uygun olan bu seriyi merak ediyor ve denemek istiyorum diyorsanız www.carrotcare.com adresinden kargo ücreti ödemeden satın alabilirsiniz.

Siz saçlarınız için şampuan alırken nelere dikkat ediyorsunuz,içerik,fiyat konusunda sizin kriterleriniz neler?
Ayrıca Carrot Care ürünlerini denediyseniz sizin düşüncelerinizi de duymak isterim.
Tasarım:Sawako Kuronuma